nostalji için Arşiv"
Ara 23, 2014 - anı, kitap, nostalji, tavsiye, yorum    Yorum Yok

Boza caiz midir?

imagePek çoğunuz gibi, soğuk kış gecelerinde boooo-zaaaaa diye bağıran sokak satıcılarından duymadım ben bozayı ilk kez. İtiraf ediyorum, 17 yaşına kadar tadının ve görüntüsünün neye benzediğine dair fikrim bile yoktu bu meretin!. Aslında, unutmak, yok sayılmak istenilen anılar listemin üst sıralarında yer aldığı için, ilk nerede tattığım, kiminle içtiğim detaylarına girmemeyi tercih etsem de, kişisel tarihime dip not düşmek adına, aklımdan bolca geçirdiğim “Keşke o gün hiç boza içmeseymişim!” tümcesinin zarfı diye tanımlayabilirim bu hayat misali, tatlı/ekşi iksiri!

Neyse, konumuza dönelim,

Bildiğiniz üzere boza, temel maddesi bulgur veya darı olan garip bir içki. “İçki” kelimesini özellikle kullanıyorum zira, aslında tüketilene kadar fermantasyonu devam eden, saklama koşulları, bekleme süresi ve havanın sıcaklığı gibi parametrelere göre değişiklik göstermekle beraber, içerisinde %2 ila %8 arası alkol barındıran <bir tuhaf içki> geleneksel lezzetimiz boza. Rivayet odur ki, garip uygulamaları ve şizofrenik tavırları ile günümüzdeki bazı siyasetçilere fena halde benzeşen meşhur IV. Murat, geceleri tebdil-i kıyafet dolaşırken, sadece meyhanecileri değil, bozacıları da derdest edermiş! Yani anlayacağınız kıvamının, tadının, hastası olduğumuz meşhur bozamız, Osmanlı döneminde sadece lezzeti için tüketilen, masum, geleneksel bir içecek değil, adetli tüketilmesi durumunda kafa yapan, gamı, kederi, efkarı uzaklaştıran, zamane birasıymış!

Şaşırtıcı değil mi!?

“Ne oldu da gecenin bir vakti aklına düştü bu “boza” lakırdısı arkadaşım!” dediğinizi duyar gibiyim, açıklayayım efendim;

…malumunuz, geçtiğimiz haftalarda sevgili Orhan Pamuk‘un 1960’lardan günümüze bir sokak satıcısının (bozacı) hayatını ve yaşadığımız şehrin yakın tarihini anlatan kitabı “Kafamda bir tuhaflık” yayınlandı. Zengin bir ailede yetişmiş, iyi okullarda okumuş, tam bir Nişantaşı çocuğu olmasına rağmen, Orhan Pamuk’un nasıl olup da hikayeyi Beyşehirli Bozacı Mevlüt’ün gözünden bu derece gerçek anlatabildiği benim açımdan anlaşılamaz ve hayranlık uyandıran bir muamma olsa da ortaya iç ısıtan, harika bir eser çıkmış. Yakın tarihe meraklı, istanbulsever pek çok kişinin yaşananları,  özellikle son 40 yılda şehrin nasıl bir mega-köy’e evrildiğine tanıklık etmiş birinin gözünden/sözünden dinlemek isteyeceğini ve kitabı beğeneceğini tahmin ediyorum. Gerçekten tarçını bol boza kıvamında bir kitap olmuş, tebrikler üstad!

Hem resmi, hem de şahsi görüşüm şudur ki;

Bu kitabı okuyun efendim!
Hatta, caiz midir, değil midir siktir edip, “Boza İçerek” okuyun!

Ağu 23, 2014 - anı, duyuru, mekan, nostalji, tavsiye, yorum    1 Yorum

Huysuz Kaymakçı Pando

imageYıllarını BeşiktAşk‘ta geçirmiş ve bu semte aşık biri olarak, Kaymakçı Pando‘nun kapanacağını öğrenince ne yalan söyleyeyim bir garip oldum. Özellikle son yıllardaki sevimsiz fiyat politikası ve her daim kalabalık olmasından dolayı artık pek uğramaz olduğum gençliğimizin bal-kaymakçısı, vahşi kapitalizme direnemeyip, 1 haftaya kepenk indirecekmiş…acı!

Pando hakkında ekşisözlük ve haber sitelerindeki olumsuz yorumların pek çoğu doğru olsa da (yıkık, dökük bir dükkan, suratsız işletmeci, tutarsız fiyat politikası..vb) Pando bir Beşiktaş klasiğidir ve İstanbul’un şahsına münhasır salaşlarının başında gelir… Beşiktaşımızın  simgelerinden olan 119 yıllık tarihi kaymakçımız, ne yazık ki artık kirasını ödeyemediği gerekçesiyle birkaç hafta içerisinde cep telefoncu, lahmacuncu ya da dönerci olmak üzere kapanacak ve en fazla bir kaç yıla hafızalarımızda acı/tatlı hatıralarımızla birlikte silinip, yitecek…garip!

Buraya yolu düşen hemen herkesin, istisnasız şekilde şikayet ettiği “aksi tavırlar” konusuna gelecek olursak, Müssese sahibi, Pando amcanın, “sağlık problemlerinden dolayı, zaptedilemez ve birazcık deli dolu oğlunun“, hayatını oldukça zorlaştırdığını ve tüm bu huysuzluğunun/hayata küskünlüğünün temel nedeninin yaşlılıktan ziyade bu durumdan kaynaklandığını düşünüyorum. Genç arkadaşıma acil şifalar, Pando Amca ve eşine ise sağlıklı, huzurlu, uzun bir yaşam diliyorum

…tüm huysuzluklarına rağmen seni özleyeceğiz Kaymakçı Pando!

Sayfalar:123»